İçindekiler
Alerji; bağışıklık sistemimizin düşman olmayan bir dış uyarana (toz, polen, kedi tüyü, çilek vb.) verdiği aşırı savunma yanıtı nedeniyle oluşan ve yaşam kalitesini düşüren bir rahatsızlıktır.
Alerjik hastalıklar aslında yeni değildir. Tarihsel dokümanlardan, Antik Mısır’da M.Ö. arı sokması sonrası hayatını kaybeden insanlar olduğunu, atlara alerjisi olan Roma imparatorları olduğunu biliyoruz. Ancak son yıllarda alerjik hastalıkların sıklığının arttığı da bilimsel bir gerçek. Doğurganlık hızının yavaşladığı ve hijyenik koşulların iyileştiği ülkemizde 10 çocuktan birinde astım hastalığı olduğunu görüyoruz.
Geçmeyen inatçı hapşırıklar, yaklaşılamayan hayvan dostlar, yenilemeyen bazı yiyecekler veya derideki geçmeyen kaşıntılar… Bu gibi durumlar alerji konusundan muzdarip kişilerin ortak noktaları arasında yer alıyor.
Alerji Neden Olur?
Alerjik reaksiyonlar, bağışıklık sisteminin yabancı bir maddeye karşı aşırı tepki vermesi sonucu ortaya çıkıyor. Alerjen olarak tanımlanan bu maddeler genellikle; polen, toz, hayvan tüyleri, böcek sokmaları, gıda maddeleri gibi çeşitli unsurlardan oluşuyor.
Alerji Kaşıntısı Nasıl Olur?
Alerji kaşıntısı, çeşitli alerjenlere karşı vücudun bağışıklık sistemi tarafından verilen bir tepkidir. Alerji kaşıntısı, yoğun ve sürekli bir kaşıntıdır. Alerji kaşıntısı genellikle aniden başlar ve alerjenle temasın kesilmesi ile düzelir.
Alerji kaşıntısı, vücudun belirli bir bölgesinde görülebileceği gibi geniş bir alana da yayılabilir. Örneğin, polen alerjisi olan kişilerde kaşıntı gözlerde, burunda ve boğazda hissedilebilirken, temas alerjisi olanlarda kaşıntı genellikle alerjenle temas eden bölgede olur.
Alerji kaşıntısı bazen ciltte döküntüler, kurdeşen veya küçük kabarcıklar şeklinde ortaya çıkabilir. Bu döküntüler genellikle kırmızı veya pembe renkte olur.
Alerji kaşıntılarında, kaşıntılı bölgede kızarıklık ve hafif şişlik görülebilir. Bu, alerjik reaksiyonun bir belirtisidir.
Alerji kaşıntısı nedeniyle kaşınan bölgelerdeki cilt kuruyabilir ve pul pul görünebilir. Bu durum, cildin doğal bariyerinin hasar görmesinden kaynaklanır ve alerji kaşıntısının artmasına neden olur.
Alerji Belirtileri; küçük bir reaksiyondan anafilaksi adı verilen can kaybına varabilecek bir tabloya kadar değişkenlik gösterebilir. Belirtilerin sıklığı ve şiddeti bağışıklık sistemimizin verdiği yanıta göre pek çok organı etkileyen şekillerde karşımıza çıkabilir.
Alerji Teşhisi Nasıl Konulur?
Alerji tanısı koymak için 3 bileşenin bir araya gelmesi gerekir.
Bu üç bileşen:
- Alerjenin tanımlanması,
- Alerjene özgü immunglobulin E’nin gösterilmesi,
- Semptomların hasta bu alerjene maruz kaldıktan sonra ortaya çıkmasıdır.
Yani cilt testinin pozitif olması, tek başına o kişinin o alerjene alerjisi olduğu anlamına gelmez.
Alerji testleri sırasında nadir de olsa hayatı tehdit edici anafilaksi gelişebileceğini unutmamak gerekir. Bu nedenle alerji testleri alerji ve klinik immunoloji uzmanı tarafından acil müdahale yapılabilecek kliniklerde, hastanelerde yapılmalıdır.
Alerji Testi Nasıl Yapılır?
Alerji teşhisi için kullanılan cilt testi, iğneleme/delme veya intradermal yöntemle yapılabilir. İlk önce iğneleme/delme yapılır ve hassastır ancak çok spesifik değildir. Alerjik reaksiyona neden olma olasılığı daha yüksek olsa da intradermal testlerin duyarlılığı daha yüksektir. Tüm bu risklerden dolayı intradermal testler gıda veya lateks alerji testi olarak kullanılmaz, ilaç ve böcek alerjileri tanısında önemlidir.
Laboratuvar ortamındaki testler alerji tanısında yetersiz kaldığı için genellikle tercih edilmez. Ancak kişide alerjik bir reaksiyon gelişme olasılığı olmaması kan tahlili ile yapılması bu testler için avantajdır. Araştırmalarda kullanılan immun blot test, bazofil aktivasyon testi, eozinofil mediatör düzeyi gibi testlerin deri testine karşı bir üstünlüğü yoktur, bu nedenle bu testlerin rutin klinik kullanımı önerilmemektedir.
Yabancı maddelere verilen normal immunolojik yanıtın göstergesi olan ve alerji testi olarak lanse edilen IgG testleri ise alerji tanısında yararlı değildir.
Alerji Tedavisi ve Alerjiden Korunma Yolları
Alerjiden korunma yöntemlerinin başında, alerjik reaksiyon gösterdiğimizi bildiğimiz etkenlerden uzak durmak bulunur.
Alerji tedavisi, semptomların şiddetine ve alerjenin türüne bağlı olarak değişir. İlaçlar, alerjenlerden kaçınma stratejileri ve alerji immünoterapisi gibi yöntemler, semptomların kontrol altına alınmasında yardımcı olabilir. Ancak en önemlisi, alerji konusunda bilinçli olmaktır. Alerji belirtileri gösteren kişilerin bir sağlık uzmanına danışmaları ve gerekli tedaviyi almaları kritik öneme sahiptir. Etken kontrolü ve uygun tedavi ile alerjide kaliteli yaşam mümkündür.
Ani tansiyon düşüşü, nefes darlığı, mide bulantısı ve kusma anafilaksinin belirtilerindendir ve böyle bir durumda acil olarak hastaneye başvurulmalıdır.
Bu bilgiler yalnızca bilgilendirme amaçlı olup, kişileri tanı ve tedaviye yönlendirme amacı taşımaz. Tanı ve tedaviye yönelik tüm işlemleriniz için mutlaka doktorunuza veya sağlık kuruluşuna başvurunuz. Doktorunuza danışmadan uygulamayınız.
Bu içerik kayıt tarihindeki bilimsel verilerle hazırlanmış olup LifeClub Sağlık Hizmetleri Medikal Direktörlüğü tarafından kontrol edilmiştir.
Size özel atanacak LifeClub Hekimi'niz rehberliğinde bütünsel sağlık yönetimini güvenle deneyimleyebilir, daha iyi sağlıklı bir yaşam için LifeClub Wellness modülümüzle kişiye özel tasarlanacak online spor, diyet programlarını takip edebilir, ilgi alanlarınız doğrultusunda tüm içeriklere ulaşabilir ya da LifeClub Platform'da sağlıklı yaşama dair aradığınız hizmet ve ürünleri bulabilirsiniz. Şimdi LifeClub Dünyası'na adım atın!